teklifz logo

Sürdürülebilir Satın Alma: Adım Adım Yeşil Stratejiler

Hiç düşündünüz mü, yaptığımız satın alma işlemlerinin çevreye, topluma ve ekonomiye nasıl bir etkisi var?

Sürdürülebilir Satın Alma: Geleceğimizi Nasıl Koruyabiliriz?

Merhaba değerli blog takipçileri,

Hiç düşündünüz mü, yaptığımız satın alma işlemlerinin çevreye, topluma ve ekonomiye nasıl bir etkisi var?

Satın alma uzmanı olarak, sürdürülebilirliği ne kadar önemsiyoruz?

Peki nedir bu sürdürülebilir satın alma ?

Bugün, bu soruların cevaplarına göz atacağız ve sürdürülebilir satın alma konusunu birlikte inceleyeceğiz.

Çayımızı kahvemizi aldıysak, hadi başlayalım.

Sürdürülebilirlik Hikayesi Nasıl Başladı?

Sürdürülebilirlik hikayesi, sanayi devrimi ile birlikte doğaya verilen zararların fark edilmesiyle başladı.

Özellikle 20. yüzyılın ortalarına doğru, çevre sorunlarının artması ve doğal kaynakların hızla tükenmesi, bilim insanları ve aktivistler tarafından ciddi şekilde ele alındı.

1970'lerde, çevre hareketleri güçlenmeye başladı ve Birleşmiş Milletler'in 1987 yılında yayınladığı Brundtland Raporu ile "sürdürülebilir kalkınma" kavramı ilk kez dünya gündemine girdi. Bu rapor, ekonomik büyümenin çevresel ve sosyal boyutlarla dengelenmesi gerektiğini vurguladı.

Peki, sürdürülebilirlik neden bu kadar önemli hale geldi?

Sanayi devrimi sonrasında hızla artan üretim ve tüketim, doğanın kendini yenileme kapasitesini aşmaya başladı. Ormanlar yok oluyor, su kaynakları kirleniyor ve biyoçeşitlilik azalıyor. Tüm bunlar, gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakma sorumluluğumuzu gündeme getirdi. Bu noktada, sürdürülebilir satın alma devreye girdi ve iş dünyasında büyük bir değişim başlattı.

Son olarak 11 Aralık 2019 tarihinde Avrupa Yeşil Mutabakatı, Avrupa Komisyonu tarafından resmi olarak açıklandı.

Bu mutabakat, Avrupa Birliği’nin iklim ve çevre politikalarını belirleyen stratejik bir plandır.

Ana Politikalar ve Eylemler:

 

  1. Enerji: Yenilenebilir enerji kaynaklarının artırılması, enerji verimliliğinin iyileştirilmesi.
  2. Sanayi: Temiz ve döngüsel bir ekonomi oluşturmak için sanayiyi modernize etmek.
  3. İnşaat ve Yenileme: Binaların enerji verimliliğini artırmak.
  4. Ulaşım: Sürdürülebilir ve akıllı ulaşım sistemleri geliştirmek.
  5. Biyoçeşitlilik: Doğal yaşam alanlarını korumak ve restore etmek.
  6. Tarım: Sürdürülebilir tarım uygulamalarını teşvik etmek.
  7. Kirlilik: Hava, su ve toprak kirliliğini azaltmak.
  8. Döngüsel Ekonomi: Ürünlerin ömrünü uzatmayı, atık oluşumunu azaltmayı ve kaynak verimliliğini artırmayı amaçlayan döngüsel ekonomi eylem planı.

 

Türkiye'deki Yansımaları

Türkiye, Avrupa Birliği’nin önemli bir ticaret ortağı olduğu için Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın getirdiği değişikliklerden doğrudan etkilenmektedir. Bu etkilerden bazıları şunlardır:

 

  1. Ticaret: AB ile ticaret yapan Türk firmaları, çevresel ve sürdürülebilirlik standartlarına uymak zorunda kalabilirler. Bu, üretim süreçlerinin ve tedarik zincirlerinin sürdürülebilir hale getirilmesini gerektirir.
  2. Yatırım ve Finansman: Türkiye’de yeşil yatırımlara ve sürdürülebilir projelere olan ilgi artabilir. AB fonlarından yararlanma imkânı da doğabilir.
  3. Enerji ve Sanayi: Türkiye’nin enerji sektörü, yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmek zorunda kalabilir. Ayrıca, sanayi tesislerinin karbon emisyonlarını azaltmak için yeni teknolojilere ve yöntemlere yatırım yapmaları gerekebilir.
  4. Tarım ve Gıda: Sürdürülebilir tarım uygulamaları teşvik edilmektedir. Bu da tarım sektöründe çevre dostu yöntemlerin benimsenmesi anlamına gelir.
  5. Lojistik ve Ulaşım: Lojistik ve ulaşım sektörlerinde karbon ayak izini azaltmak için daha sürdürülebilir ulaşım yöntemlerine geçiş yapılması beklenir.

 

Avrupa Yeşil Mutabakatı, Avrupa Birliği üye ülkeleri tarafından benimsenmiştir ve bu ülkeler stratejinin hedeflerine ulaşmak için çeşitli politikalar ve uygulamalar geliştirmektedir ancak AB üyesi olmayan ülkeler de, AB ile olan ticaret ilişkileri nedeniyle bu stratejiye uyum sağlamak durumundadır.

Sürdürülebilir Satın Alma Nedir?

Sürdürülebilir satın alma, mal ve hizmet alımlarında çevresel, sosyal ve ekonomik etkilerin göz önünde bulundurulmasıdır.

Peki, bunu nasıl başarabiliriz?

İşte dikkat etmemiz gereken bazı önemli noktalar:

 

  1. Çevresel Etkiyi Azaltma: Doğal kaynakları korumak ve karbon ayak izimizi azaltmak için, çevre dostu ürünleri tercih etmek büyük önem taşır. Geri dönüştürülebilir ve enerji verimli ürünler satın almak, çevresel etkinin azalmasına katkı sağlar.
  2. Sosyal Sorumluluk: Tedarikçilerinizin çalışma koşullarını ve iş etiğini değerlendirin. Adil çalışma koşullarını destekleyen, çocuk işçi çalıştırmayan ve yerel toplulukları destekleyen tedarikçilerle çalışmak, sosyal sorumluluğumuzu yerine getirmenin bir yoludur.
  3. Ekonomik Dayanıklılık: Sürdürülebilir satın alma, sadece çevresel ve sosyal sorumlulukla sınırlı değildir; aynı zamanda uzun vadede maliyet tasarrufu da sağlar. Kaliteli ve dayanıklı ürünlere yatırım yaparak, uzun vadede daha az maliyetle karşılaşabiliriz.
  4. Tedarik Zinciri Yönetimi: Tedarik zincirinin tüm aşamalarında sürdürülebilirlik ilkelerine uygun hareket etmek, genel olarak daha verimli ve sürdürülebilir bir süreç oluşturur.

 

Sürdürülebilir satın alma, sadece bir trend değil; aynı zamanda birçok avantaj sunar:

 

  • Maliyet Tasarrufu: Uzun vadede enerji ve kaynak tasarrufu sağlar.
  • İtibar Yönetimi: Sürdürülebilir uygulamalar, markanızın itibarını artırır ve müşteri sadakatini güçlendirir.
  • Yasal Uyumluluk: Çevre ve sosyal sorumluluk konularında artan yasal düzenlemelere uyum sağlamanızı kolaylaştırır.

 

Çevresel Etkiyi Azaltma

Doğal kaynaklarımızı korumak ve karbon ayak izimizi azaltmak, hepimizin sorumluluğu. Satın alırken çevre dostu ürünleri tercih etmek, doğaya olan etkilerimizi azaltmamızda büyük rol oynar. Geri dönüştürülebilir ve enerji verimli ürünler satın alarak, hem doğayı koruruz hem de kaynaklarımızı daha verimli kullanırız. Örneğin, ofis malzemeleri alırken geri dönüştürülmüş kağıtları tercih etmek, plastik yerine cam veya metal ürünleri seçmek küçük ama etkili adımlardır.

Sosyal Sorumluluk

Sosyal sorumluluğumuzu yerine getirmek, sadece bireysel değil, kurumsal olarak da önemlidir. Tedarikçilerinizin çalışma koşullarını ve iş etiğini değerlendirin. Adil çalışma koşullarını destekleyen, çocuk işçi çalıştırmayan ve yerel toplulukları destekleyen tedarikçilerle çalışmak, sosyal sorumluluğumuzu yerine getirmenin bir yoludur. Bu şekilde, iş yaptığımız insanların yaşam kalitesini artırabilir ve toplumsal adalete katkıda bulunabiliriz. Belki de bir sonraki satın almanızda, yerel üreticilere ve küçük işletmelere öncelik vererek bu farkı yaratabilirsiniz.

Ekonomik Dayanıklılık

Sürdürülebilir satın alma, sadece çevresel ve sosyal sorumlulukla sınırlı değildir; aynı zamanda uzun vadede maliyet tasarrufu da sağlar. Kaliteli ve dayanıklı ürünlere yatırım yaparak, uzun vadede daha az maliyetle karşılaşabiliriz. Düşünsenize, dayanıklı bir makine veya ekipman satın alarak, sık sık tamir masrafları veya yenileme ihtiyaçlarından kurtulabilirsiniz. Hem bütçenizi korur hem de kaynak israfını önlersiniz.

Tedarik Zinciri Yönetimi

Tedarik zincirinin tüm aşamalarında sürdürülebilirlik ilkelerine uygun hareket etmek, genel olarak daha verimli ve sürdürülebilir bir süreç oluşturur. Tedarikçilerinizden başlayan ve nihai ürünün müşteriye ulaşmasına kadar devam eden süreçte, her adımda sürdürülebilirlik prensiplerini uygulamak mümkün. Örneğin, nakliye süreçlerinde karbon ayak izini azaltan yöntemler kullanmak veya ambalaj malzemelerini minimuma indirmek gibi adımlar atabilirsiniz. Bu, hem maliyetlerinizi düşürecek hem de çevresel etkinizi azaltacaktır.

 

Bu konuda adım atmak için fazla zaman kalmadığının altını çizmek istiyorum.

Yakın gelecekte ülkemizde de sürdürülebilirlik politikalarının yerini kuralların alacağını öngörüyoruz. Özellikle Avrupa firmaları ile ticaretimizin bu durumdan etkilenebileceğini ve sürdürülebilirlik politikalarını benimsemeyen firmalar ile ticaret yapılmayacağını göz önünde bulundurmalıyız.

Bu değişikliklere ayak uydurmak, sadece çevremizi korumakla kalmayıp, aynı zamanda iş ortaklarımızla olan ilişkilerimizi de güçlendirecektir.

Sizin de bu konuda görüşlerinizi ve tecrübelerinizi yorumlarda duymak isteriz.

Siz ne düşünüyorsunuz ?

Haftaya görüşmek üzere !


Teklifz ailesi olarak fikir aşamasından ölçek büyütmeye kadar her seviyedeki girişimcinin, yolculuklarındaki bir sonraki aşamaya ulaşmalarına yardımcı olan EWC Global 2024 Girişimcilik Dünya Kupasına başvurmanın ve bu ekosistemin bir parçası olmanın gururunu yaşıyoruz. Hazırız, daha yeni başlıyoruz. 🚀

CTA Banner
Sürdürülebilir Satın Alma: Adım Adım Yeşil Stratejiler